3 Nisan 2013 Çarşamba

Cassandra Clare'in Günlüğü: Sette 5. Gün

Kemikler Şehri Setinde 5. Gün: Cuma

(Cassandre Clare'in setteki son günü)

Bugün bir sahne çekimim var. Bu yüzden saç, makyaj ve kostüm için erken gelmek zorunda kaldım. Set yolunda Robbie ile paslaştık. Setin büyük bir bölümü paramparça; arka sokaklar, hazırlanan platformlar ve bunun gibi bir sürü şey. Oynadığım sahnede Sideburns GUY, bana çay getirmek zorunda, işte bu yüzden kendime ait ekstra bir fragmanım var ve onun [Sideburns GUY] aniden yükselen şöhretini tartışıyoruz.

Godfrey de benim gibi saçını ve makyajını yaptırmak için erken geldi. Tabii ki o, saçını ve makyajını yaptırmadan önce bile acayip havalı görünüyor. Şimdi Magnus'un ceketini giyiyor ve takılarını takıyor. Saçları henüz bitmemiş. Bu arada gözlükler ise kendisine ait!

Godfrey Gao

Daha sonra, takım elbise içinde şeytani bir kedi olacağımı öğrendim. Kimbilir, belki de bir şeytani bir kedi imparatorluğu kurarım. Ama bu konuda emin değilim. Ancak emin olduğum birşey var ki, aralarından herhangi birini seçebileceğim harika bir ayakkabı koleksiyonu var. Beni tanıyan herkes ayakkabılara olan takıntımı bilir zaten. Bu hayatımın en büyük günü! Sonunda bir çift siyah ve simli bir ayakkabı seçtim.

Cassandra Clare

Ayakkabılarımı seçtim, şimdi de saç ve makyajım yapılıyor. Birisi aynaya saygısızca komik bir şey yapıştırmış. Oradakiler onun Kevin olduğunu söyledi. Makyajın makyözler tarafından yapılması çok eğlenceli. Özellikle, onların beni vahşi ve çılgın yapmaya çalışmaları. En sevdiğim kısım ise kedi kulaklarının takılması oldu. Kedi kulağım altın rengi ve milyonlarca saç tokası ve bir banttan oluşuyor.

Cassandra Clare

Makyajım tamamlandıktan sonra, sette bulunan muazzam bir konakta yüksek topuklu ayakkabılarımla yürürken fena halde yalpaladım. Bu muazzam konak parlak ışıklardan ve Çin fenerlerinden oluşuyor. Her yerde masalar var ve masaların üzerinde Kemikler Şehri'nden gelen parlak renkli parti içkileri duruyor. Harald, beni gulyabani ve ölüm perisinin olduğu bir masaya dikkatlice oturttu. Burası karanlık ve gerçekten soğuk. Bu yüzden ellerimiz donmasın diye küçük el ısıtıcıları kullandık. Gulyabani ve ölüm perisi Açlık Oyunları'nın büyük bir hayranıymış, bir süre bu konu hakkında konuştuk. Bu arada teknik ekip ve Harald da sürekli gelip bana sorular soruyordu. Daha sonra gulyabani ''Sen de kimsin?'' diye bir soru sordu ve bu serinin yazarı olduğumu açıkladım. Onlar benim burda olmamdan dolayı memnun gözüküyorlar, çünkü benim yanlarında olmam daha fazla battaniye ve el ısıtıcısı demek.

Çekimler arasındaki mola oldukça uzun sürüyor o arada Kevin ve Jamie kimin daha yükseğe zıplayıp yukarıdaki ağaç dallarına dokunacağı konusunda yarışıyorlar. Kızlar çok sakin, sanırım üşüdüklerinden dolayı. Sahne çekimine geldiklerinden beri o kısacık parti kıyafetleri yüzünden üşüyorlar ve her yerleri battaniyeler ile sarılı.

Lily ve Godfrey'in, Clary ve Magnus olarak bir sürü diyalogu var bu sahnede. Ben o sahneden gizlice bir resim aldım. İşte;

Lily Collins ve Godfrey Gao (Clary & Magnus)

Birkaç saat geçti ve şu an çekimler bitmiş gibi görünüyor, bu yüzden eve gitmek için hazırım. Ama hayır, çekimler daha bitmemiş... Tüm sahnelerin farklı açılardan tekrar çekilmesi gerekiyormuş. Hepimiz masaların etrafında, yorgun düştük. Saat yaklaşık sabahın üçü ve ben masada uyuklamaya başladım. Bugün oyunculuğun zor bir meslek olduğunu gözlemledim. Hiç kimse sempatik değil. 

MTV o gün sette, tüm bu hareketlilik içinde herkesle röportaj gerçekleştirdi. Godfrey'in sahneyi pantolonsuz çekmesi gerekiyordu fakat siz bunu görmeyeceksiniz çünkü bir masada oturuyor. Ama size söylediğime göre artık biliyorusunuz.

 Nihayet çekimler sona erdi. Eve gitmek için hazırım. Şu anda şafak söküyor. Bu yüzden eve gitmek için bavulumu kapıp, Toronto havaalanına gidiyorum. 

Cassandra Clare'in Günlüğü: Sette İlk Gün 
Cassandra Clare'in Günlüğü: Sette İkinci Gün  
Cassandra Clare'in Günlüğü: Sette Üçüncü Gün
Cassandra Clare'in Günlüğü: Sette Dördüncü Gün

Çeviri: GörkemD.
Kaynak: Teen.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder