31 Ağustos 2013 Cumartesi

Lily Collins'in Huffington Post ile Röportajı


Huffington Post: Seventeen kapağın için tebrikler! Eylül sayısının kapağında olmak nasıl bir duygu?

Lily Collins: Çılgınca çünkü her zaman modayı sevmişimdir, ve Eylül sayısı en önemli moda sayısı gibidir. Eylül sayılarını İncil’i okur gibi okurum! Bence Seventeen kızı, benim için, her zaman hırsı, eğlenceyi, kararlılığı, cesaretliliği temsil etmiştir… Tüm bunları Clary’nin, canlandırdığım karakterin, temsil ettiğini düşünüyorum. Ekibe Clary olarak alınmadan önce serinin bir hayranıydım ve Seventeen’ın da hayranıyım bu yüzden kapakta olmak bir onur. Bir magazinin kapağında yüzünüzü görmek çok garip! Ama gerçekten çok iyi. Bu mükemmel bir magazin, bence bu projeyi de temsil ediyor.

HP: Clary Fray önceki karakterlerin gibi değil. Bu role nasıl hazırlandın?

Lily: Fiziksel olarak, çok antrenman yaptık. Fitness eğitmeniyle ve işten önce üç ay öncesinden çalışmaya başladık. Bilirsin – savaş sanatı, kılıç dövüşü, bıçak savaşı, akrobatik, ve tüm diğer çılgın şeyler. Birde, duygusal olarak, aslında sadece kitabı tekrardan okudum. Bence bu işin en muhteşem yanı karakterimin yarısının benden önce yaratılmış olması. Diğer yarısı da diğer oyuncularla çalışmaya başlayınca ortaya çıkıyor, çünkü bunların tümü birlikte nasıl anlaştığınız nasıl uyuştuğunuz hakkında. Clary diğer karakterler sayesinde kendi oluyor.

HP: Clary’nin hangi kişisel özelliğine sahip olmak isterdin?

Lily: Kendi düşüncelerini söylemek konusunda endişelenmiyor. Bu onun doğasında olan bir şey. Bunu artık daha çok yapabiliyorum. Bence bunu bana Clary öğretti. Clary bununla doğmuş, bende sanırım şimdi öğreniyorum.

HP: Bu seriyle nasıl tanıştın?

Lily: Büyük bir hayrandım. İlk kitabı okuduktan sonra filmin çıkacağını duydum, bu yüzden işin içine girebilmek için tüm o telefon görüşmelerini ve e-mailleri attım.

HP: Örnek aldığın ünlü bir rol modeli var mı?

Lily: Eski moda olacak ama Audrey Hepburn. “Funny Face,” “Sabrina,” “Roman Holiday” bunlar benim en sevdiklerim. Bunun tek sebebi de hiçbir şey söylemeye ihtiyaç duymadan pek çok şey söyleyebiliyor olabilmesi. Ve yaptığı hayır işleri… O sadece muhteşemdi. Ama günümüzdeki rol modelim Meryl Streep. O, tekrardan, sadece olduğu kişi. O bir kadın hakkındaki güzel her şeyi benimsiyor ve kimse için kendini değiştirmiyor. Buna çok saygı duyuyorum.

HP: Gelecekte kariyerin için ne gibi umutların var?

Lily: Umarım kutunun dışına çıkmaya devam ederim, her zaman yer aldığım tarzda rollerde yer almak istemiyorum. Ayrıca, kariyerim gibi bir ailede sahip olmak istiyorum. Julia Roberts, Julianne Moore ve Jennifer Connelly gibi birlikte çalıştığım kadınlar, onlar harika kariyerleri olan önde gelen anneler. Bunu mümkün olan en iyi yerden öğrendim, bu yüzden buna sahip olmayı çok isterim.

HP: Çok başarılı oyuncularla çalıştın. Hangi noktada bunu başardığını fark ettin?

Lily: Bu tarz anlara sahip olmak hala garip, bir magazin kapağını imzalamak gibi! Bu çok sahip olunası olağan dışı, farklı bir deneyim. “Jimmy Fallon”a gitmek, kapağında benim olduğum magazin kapaklarını imzalamak – bunlar çok garip. Hiçbir zaman bunu tam olarak başardığımı hissetmeyeceğim çünkü her zaman öğrenmem gereken bir şeyler olacak ve her zaman daha fazlasını isteyeceğim. Benim için, tüm bunlar “neden ben?” diye sormam için muhteşem fırsatlar. Asla ilgimi kaybetmeyeceğim. Asla kendim için isteksiz olmayacağım. Her şey benim için heyecan verici kalacak.

HP: Gazetecilik okuduğunu biliyoruz. Hollywood’un odak noktalarından olduğundan beri yazarlık devam edeceğin bir şey mi?

Lily: Gazeteciliği seviyorum, bilirsin bir gazetecinin sorular sormayı istemesi, yeni insanlarla tanışmayı ve her tür konuyu sevmesi gerekir. Bu benim her zaman olduğum kişi. Bir noktada yazarlığa devam etmeyi çok isterim, zamanım olduğunda. Ama gazetecilik asla yok olmayan bir tutku gibi. Ya ona sahip olursun ya da olmazsın, ya seversin ya da sevmezsin. Ve ben seviyorum.

HP: Moda için bir ilham kaynağı olmaya başladın. Bu sonbahar için dışarı çıkma kıyafetin nedir?

Lily: Bol ipek pantolonları seviyorum denebilir. Bugün Aritzia’daydım ve biraz çılgınca geçti. Ama önümüzdeki sonbaharın çoğunda film çekeceğim, ve çekmediğimde reklam için .ok seyahat edeceğim. Yani bu rahat olup şık görünmek ve valize sığabilecek kadar küçük olmalarıyla alakalı. Bu küçük parçalı, yumuşak şık görünümlü pantolonlar katlı bluzlar ve büyük süveterler ya da ceket ve botlarla – bu benim tarzım.

HP: Son olarak, sahne ışıklarından uzaklaşıp nasıl rahatlıyorsun?

Lily: Yemek pişirmeyi seviyorum. Fotoğraf çekmeyi ve çay alışverişi yapmayı da. En yakın arkadaşlarım okuldan arkadaşlarım biliyor musun? L.A’ta yaşadığımız halde sadece normal şeyler yapıyoruz. Bu aldatıcı reklamlar filmle birlikte başladı. Paparazziyle ilk defa karşılaşıyorum ve ilk defa başıma gelen şeyler daha yoğun. Her şekilde, her zaman gittiğim yerlere gitmekten vazgeçmeyeceğim, istemiyorum da! Sinemaya gitmeyi ve diğer şeyleri yapmayı seviyorum. Bunlar yaptıklarımı biraz zorlaştırsa da, yapmak istediğim şeyleri yapmamı engellemesine izin vermeyeceğim. Eğer bir şeyde çizgiyi aşarsam, annem, babam ve arkadaşlarım onu bırakmamı söyleyeceklerdir. Bu konuda onlara gerçekten güveniyorum. Bir şey kontrolden çıkarsa geri çekileceğimi hissediyorum!

Kaynak: Huffington
Çeviri: Lily J. Collins

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder